Go To Global Site
Welcome to UCB in Turkey

A’dan Z’ye Epilepsi

A

Absans Epilepsi : Anlık bilinç kaymalarına neden olan ve ailelerde meydana gelme eğilimi gösteren tekrar eden nöbetlerle karakterize olup, en azından kısmen kusurlu gen veya genlerden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bkz. Absans Nöbet ve Çocukluk Absans Epilepsisi.

Absans Nöbet : Genellikle çocuklukta başlayan ve birkaç saniye süreyle boşluğa bakma veya bilinç kayması ile ilişkilendirilen bir jeneralize nöbet türü. Nöbetlere hızlı göz kırpma veya çiğneme hareketleri eşlik edebilir ve sıkça dikkat eksikliği ile karıştırılır.

Adjuvan Tedavi : Mevcut tedaviye ek veya yardımcı tedavi olarak eklenen ilaç. Genellikle, diğer tedaviler nöbetleri durdurmak için kendi başlarına yetersiz olduklarında reçete edilirler.

AEİ (Antiepileptik ilaç) : Genellikle kan akımıyla beyne taşınan, epileptik nöbetlerin oluşmasını önlemek için kullanılan bir ilaç. İlaç seçimi nöbetin türü ve sıklığı, yaşam tarzı ve yaş gibi etkenlere bağlıdır.

Aksonlar : Nörotransmiter kimyasalların salımını aktive etmek için hücre gövdesinden uçta bulunan dendritlere elektrik yükü taşıyan, bir sinir veya nöronun uzun, kuyruğa benzer kısmı.

Ani Nöbetler : Daha önceden güvenilir nöbet kontrolü sağlanan bir kişide, ilaç tedavisine rağmen aniden görülen beklenmedik nöbetler.

Atonik Nöbet : Ayaktaki kişinin yere yığılmasına ve düşmesine veya başının düşmesine neden olan, tüm vücutta ani, kısa süreli kas tonusu kaybı. Düşme Atağı olarak da bilinmektedir.

Aura : Bir nöbet başlangıcına işaret eden, hasta tarafından fark edilen “garip bir his”. Bunlar huzursuzluk, deja vu, duyusal illüzyonlar (koku, görsel illüzyon veya kavram yanılgısı, sesler) mide rahatsızlığı veya sersemlik hissini içerebilir.

B

Basit Parsiyel Nöbet : Kişinin bilinçli ve etrafındakilerin farkında olduğu fakat garip hisler ya da duygular yaşayabileceği ve beynin tek bir kısmını etkileyen bir nöbet.

Benign Epilepsi Sendromu : Genellikle, çocuklarda bir grup idiyopatik epileptik rahatsızlığı tanımlamak için kullanılır. Nörolojik belirtiler ve gelişim üzerinde herhangi bir anlamlı etki olmadan çoğu hastada remisyon görülmesi beklenir.

Benign Rolandik Epilepsi : Çocukluk epilepsinin en yaygın şekli olan bu epilepsi yüzü etkileyen, salya akışına ve konuşma bozukluğuna neden olan, basit parsiyel nöbetleri içerir. Bazen ardından konvülsiyon görülebilir. Nöbetler genellikle başka bir rahatsızlığı bulunmayan, bu koşul dışında sağlıklı ve normal çocuklarda geceleri meydana gelir - %95’i bu nöbetleri atlatır. Ayrıca Benign Parsiyel Çocukluk Epilepsisi olarak da bilinir.

C

CT/CAT Taraması (Bilgisayarlı Aksiyal Tomografi) : Epilepsiye neden olabilecek olası anomalileri göstermek amacıyla, beynin ve diğer yumuşak dokuların üç boyutlu görüntülerini oluşturmak için, çoklu x-ışını ve bir bilgisayar kullanan özel bir görüntüleme tekniği.

Ç

Çocukluk Absans Epilepsisi : Çocuklarda tüm epilepsi vakalarının %2 ila %4’üne karşılık gelir. Ayırt edici bir diken ve dalga EEG paterni ile ilişkili olan, sık sık meydana gelen boş bakma şeklindeki nöbetlerdir. Çocukların %40’ı bu sendromu atlatır veya gençlik yıllarında remisyon sergiler. Bkz. Absans Nöbetler

D

Dikenler (ve dalgalar) : Bir nöbet sırasında gerçekleştirilen bir elektroensefalogram (EEG) taramasında görülen beyin dalgası paterni ya da anomalisi.

Diplopi : Çift görme.

Düşme Atağı : Tüm vücutta ani, kısa süreli kas tonusu kaybı. Kişi ayakta ise düşecektir. Atonik Nöbet olarak da bilinir.

E

EEG (Elektroensefalogram) : Kafa derisine yerleştirilen elektrotlarla beynin elektrik aktivitesini (beyin dalgaları) ölçen, epilepsi için yaygın bir tanı testi. Acısız olan bu test, bir saat kadar sürer ve sonuçlar kağıt üzerinde gösterilerek bir nörofizyolog tarafından yorumlanır.

Epilepsi : Beynin sinir hücrelerindeki aşırı elektrik aktivitesinin nöbetlere yol açtığı nörolojik bir rahatsızlık.

Epileptik Fokus : Beyinde, nöbetlerin ortaya çıktığı küçük bölüm. Bazı parsiyel nöbetler, Lobektomi olarak bilinen cerrahi bir prosedürle beynin bu bölümü alınarak tedavi edilebilir.

Epileptolog : Epilepsinin tanı ve tedavisinde uzman hekim (nörolog).

F

Fokal Nöbet : Beynin yalnızca bir bölümünde başlayıp, bir bölümünü etkiler. Ayrıca parsiyel nöbet olarak da adlandırılır ve genellikle, beynin, nöbetin ortaya çıktığı bölümü ile tanımlanır.

Fotosensitif Epilepsi : Elektronik flaş, video oyunları veya televizyon ekranının titremesi gibi yanan sönen ışıklara veya ışık paternlerine yanıt olarak meydana gelen nöbetler.

Frontal Lob Epilepsisi : Hareket, duygular, bellek, dil ve sosyal/cinsel davranış gibi fonksiyonlardan sorumlu olan, beynin frontal lobunda görülen kısmi bir nöbettir. Nöbetler bitkinliğe neden olur ve konuşmaya yardımcı olan kaslar dahil belirli kasları kullanma becerisini etkiler.

H

Hemisferektomi : İlaçların ve diğer invaziv olmayan operasyonların başarısız olduğu uç vakalarda çeşitli nöbetleri tedavi etmek için, beynin bir yarım küresinin (yarısının) cerrahi yolla alınması. Beyindeki hasarlı dokunun kontrol edilemeyen nöbetlere yol açtığı durumlarda, neredeyse yalnızca çocuklarda gerçekleştirilir.

İ

İdiyopatik Epilepsi : Olası genetik bağlantının dışında belirgin bir nedeni olmayan nöbetler.

İktal Periyod : Beyinde anormal elektrik aktivitesi olduğunda, nöbetin meydana geldiği süreyi tanımlar.

İnfantil Spazmlar : Bebeklerde hızlı seğirmelerle karakterize olan jeneralize nöbet kümesi. Klonik spazmların belirgin bir EEG paterni vardır. West Sendromu olarak da bilinmektedir.

İnteriktal : İki nöbet arasında geçen zaman periyodu.

İntraktabl Epilepsi : Durmayan veya tedaviye yanıt vermeyen nöbetler. Yaygın antiepileptik ilaç tedavisi ile kontrol edilmesi zordur. Bkz. Refrakter Epilepsi.

J

Jeneralize Nöbet : Bilinç kaybı, düşme veya ağır kas spazmlarına neden olabilecek, beynin tamamında eş zamanlı anormal aktivitenin sonucu olan bir nöbet türü. Birçok türü mevcuttur.

Juvenil Miyoklonik Epilepsi : Genellikle ergenlik çağında başlar ve ilk semptom genellikle bir jeneralize konvülsiyondur.  Genellikle ilaçla kontrol edilebilir fakat atlatılması zordur.

K

Ketojenik Diyet : Açlıkla ilişkili biyokimyasal değişiklikleri tetiklemesi amaçlanan yüksek yağ içerikli sıkı bir diyettir. Antiepileptik ilaçlar mevcut olmadığı zaman yaygın şekilde kullanıldıktan sonra “yeniden keşfedilmiş” olan bu diyet, genellikle kontrol edilmesi zor epilepsili çocukları tedavi etmek için kullanılır.

Klonik Nöbet : Kas kasılmaları ve gevşemelerinden kaynaklanan, vücudunun her iki tarafında da tekrarlı kas seğirmelerinin görülmesine neden olan nöbetler.

Kollapsin-cevap Mediatör Protein-2 : Sinir sisteminde salınan ve sinirlerin büyüme ve farklılaşma sürecine dahil olan bir aracı protein.

Kombinasyon Tedavisi : Bir hastalık veya enfeksiyonu tedavi etmek için birden fazla ilacın kullanılması. Bkz. Adjuvan Tedavi.

Kompleks Parsiyel Nöbet : Beynin bir bölümünde başlayan ve zihin karışıklığına neden olacak şekilde bilinçte değişiklik veya bilinç kaybına yol alan bir nöbet türü. Kişi rüyadaymış gibi bir durum yaşayabilir ya da duygusal patlamalar ya da göz kırpmaları ve tikler gibi garip ve tekrar eden davranışlar sergileyebilir. Bkz Otomatizmalar

Konvülsiyon : Jeneralize Tonik-Klonik Nöbetlerde yaygın olan, istemsiz kas kasılmaları için kullanılan eski bir terim.

Kriptojenik Epilepsi : Herhangi bir nedenin saptanamadığı

L

Lennox-Gastaut Sendromu : Kişinin karışık Miyoklonik, Absans ve Tonik-Klonik Nöbetler geçirdiği, zayıflatıcı ve tedavi edilmesi zor epileptik sendrom. Çocuklarda genellikle gelişim geriliğine ve normalden daha düşük zekaya neden olur.

Lobektomi : Beynin anormal nöbete neden olan dokunun bulunduğu bir lobunun veya lobun bir parçasının cerrahi yolla alınması. 

M

Miyoklonik Nöbet : Kişinin bir süreliğine bilincini kaybettiği, özellikle üst gövde, kol veya bacaklarda ani seğirme ve tiklere neden olan kısa süreli bir nöbet türü.

Miyoklonus : Genellikle bir kas veya bir kas grubunda hızlı klonik spazmlara neden olan kısa süreli jeneralize nöbetler.

Monoterapi : Sadece bir antiepileptik ilaç kullanılan tedavi.

MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme) : Epilepsi araştırmalarında baş ve beyin yapısının görüntülerini elde etmek için kullanılan yaygın bir teknik. Bir radyolog tarafından bilgisayarda görüntü elde etmek amacıyla, x ışını yerine manyetik bir alan ve radyo dalgaları kullanır.

N

Noktürnal Nöbetler : Akşam ve gece rutin olarak meydana gelen nöbetler.

Non-Epileptik Nöbetler : Nöbetlere benzeyen fakat farklı bir nedeni olan olaylar. Uyku bozukluğu veya düzensiz kalp atımı gibi tıbbi koşulların bulguları dahil farklı formlarda olabilirler.

Nöbet : Beynin mesajlarının geçici olarak kullanılamamasına yol açan, beyinde ani ve kontrol edilemeyen aşırı elektrik aktivitesi patlaması. Kas seğirmesi, konvülsiyonlar, bellek kaybı, göz seğirmesi, kas sertleşmesi veya gevşemesi, boş bakışlar ve bilinç kaybı gibi çeşitli semptomlarla sonuçlanabilir.

Nöbetsizlik : Hastaların nöbet geçirmedikleri zaman dilimini açıklayan bir terimdir ve bu dönem başlangıca kıyasla nöbet sıklığında %100 azalma olarak tanımlanmaktadır. Nöbetsiz dönem, bir AEİ’ın etkinliğinin en anlamlı ölçütüdür ve epilepsi tedavisinin nihai amacıdır.

Nöbet Eşiği : Kişinin nöbetlere karşı duyarlılığı.

Nöbet Tetikleyici Faktörler : Bazı kişilerde nöbetleri tetikleyen olaylar. Nöbet tetikleyici faktörler, epilepsiye neden olmaz fakat ilk nöbetlerin görülmesine ya da ilaçlarıyla iyi bir nöbet kontrolü sağlanan kişilerde ani nöbet gelişimine neden olabilir.

Nörogörüntüleme : Beynin yapı ve fonksiyonunu araştırmak için beynin görüntüsünü elde etmek amacıyla kullanılan çeşitli teknikler. Örneğin CT, PET ve MRI taramaları.

Nörolog : Epilepsi gibi sinir sistemindeki hastalıkların tanı ve tedavisinde deneyimli uzman.

Nöron (Sinir Hücresi) : Sinir sistemini oluşturan hücrelerin her biri. Özel olarak beyinden vücudun geri kalanına ve tersi yönde, sinyal veya sinir uyarısı iletirler.

Nörotransmiter : Nörotransmiterler, nörondaki sinaptik vezikül olarak adlandırılan küçük keselerden serbest bırakıldığında bir nörondan diğerine mesaj göndermeye yardım eden küçük kimyasallardır.

O

Oksipital Lob Epilepsisi : Görme ile ilişkili olan, başın arkasında oksipital loblarda bir parsiyel nöbetin meydana gelmesi. Işık patlaması, ışık topu veya kısa süreli görme kaybı gibi semptomlar görülür.

Otomatizmalar : Kompleks parsiyel nöbetler ve atipik absans nöbetlere eşlik eden, göz kırpması, çiğneme veya el becerilerinde bozulma (garip veya tekrar eden şekilde görülebilir) gibi istemsiz, amaçsız hareketler.

Otozomal Dominant Nokturnal Frontal Lob Epilepsisi : Sıkça kabus olarak yanlış tanı konulan, uyku sırasında nöbetlere yol açan nadir bir hastalık. Nöbetler, uykudan basit uyarılmadan hiperaktif motor hareketlere kadar değişiklik gösterir. Çoğu kişinin etkilenmiş bir ebeveyni vardır ve sendrom, otozomal dominant şekilde kalıtımsal olarak aktarılır.

P

Parsiyel Nöbetler : Beynin yalnızca bir bölümünde başlayıp, bir bölümünü etkiler. Parsiyel nöbetler, nöbet yalnızca bir bölgede oluştuğundan “fokal” nöbetler olarak da adlandırılır.

PET (Pozitron Emisyon Tomografisi) Taraması : Beynin çalışmasındaki anormallikleri tespit etmek üzere beyin metabolizmasını ölçmek için radyoaktif izotoplar kullanan bir beyin taraması türü. PET, epileptik odağı bulmaya yardım etmek için kullanılır.

Plasebo : Araştırılan potansiyel tedaviyi taklit etmesi için tasarlanmış olan ve karşılaştırma için kullanılan, etkin olmayan bir madde veya prosedür. Plasebo alan katılımcılar, körlenmiş klinik çalışmalarda kontrol grubunu oluşturur.

Politerapi : Nöbetlerin kontrolü için iki veya daha fazla antiepileptik ilacın kullanılması.

Poryetal Lob Epilepsisi : Beynin duyulardan giren verilerin düzenlenmesi ve vücudun mekanla olan ilişkisini yöneten kısmında nöbet oluşması. Bu “duyusal” nöbetler karıncalanma veya vücudun yanından aşağı doğru sıcaklık hissi gibi garip fiziksel hislere neden olur.

Postiktal durum : Nöbetin ardından oluşan, sersemlik ve zihin karışıklığı ile karakterize bir durum. Bu, beynin, nöbet sırasında aldığı hasardan iyileştiği periyottur.

Progresif Epilepsi : Nöbetlerin ve/veya kişinin bilişsel becerisinin zamanla kötüleştiği epilepsi.

R

Refleks Epilepsi : Nöbetlerin, yanan sönen ışıklar, ses, tat, koku, hareket veya dokunma hissi gibi duysal uyaranlarla tetiklendiği nadir epilepsi formu. Bkz. Fotosensitif Epilepsi

Refrakter Nöbetler : Tedavi edilmesi zor olan ve tedaviye çok az yanıt veren veya hiç yanıt vermeyen nöbetler. İntraktabl Epilepsi olarak da bilinir.

S

Sekonder Jeneralize Nöbetler : Parsiyel nöbet olarak başlayan ve beynin geri kalanına yayılarak jeneralize nöbet (genellikle tonik-klonik nöbet) haline gelen nöbet türü.

Semptomatik Epilepsi: Epilepsinin nedeninin bilindiği durumlar. Nedenleri aşağıdakileri içerebilir: baş yaralanması, doğum sırasında beyin hasarı, inme, beyin enfeksiyonu ve nadiren beyin tümörü

Sendrom : Bir arada görülen bir dizi belirti ve semptomlar ile karakterize bir bozukluk. Hastalıktan farklı olarak bir sendromun yaygın bir etyoloji ya da prognoza sahip olması gerekmemektedir.

Sinaps : Sinir sinyalinin aktarılmasında hedef hücreye ya da sinir hücresine doğru bir bağlantı noktası olarak görev yapan bir nöronun ucunda bulunan özel bir bağlantı.

SPECT (Tek Foton Emisyonlu Bilgisayarlı Tomografi) : Bazı durumlarda beyindeki nöbet odağının yerini belirlemede kullanılan ve beyindeki kan akışının ölçülmesini sağlayan bir çeşit beyin taraması.

Status Epileptikus : Bir nöbetin 30 dakikadan uzun sürdüğü ya da nöbetlerin tekrarlı olarak birbirini izlediği ve nöbetler arasında bilincin geri kazanılmadığı, yaşamı tehdit etme potansiyeline sahip bir durum. Çoğu kişi, beş dakikadan uzun süren nöbetlerin status epileptikus olarak kabul edilmesi gerektiği konusunda hemfikirdir.

SUDEP (Epilepside Nedeni Açıklanamayan Ani Ölüm) : Belirgin bir neden olmadan ölümlerin görüldüğü fakat bu durumun kişinin epilepsisi ile ilgili olduğu düşünülen nadir bir durumu tanımlamada kullanılan bir terim.

T

Temporal Lob Epilepsisi : Temporal lobda oluşan porsiyel nöbetlerle karakterize, en yaygın olarak görülen epilepsi sendromu türü. Bu beynin şakakların arkasında bulunan ve duyma, konuşma, tatma, koklama, hafıza ve duygulanma ile ilgili kısmıdır.

Terapötik Aralık : Çoğu hastada minimal toksisite ile birlikte iyi bir antiepileptik etki görüldüğü, antiepileptik ilaçların ölçülen serum konsantrasyonları

Tonik-Klonik Nöbet : Genellikle bir çığlıkla birlikte kişinin yere düşmesi ve kaskatı kesilmesi ile başlayan (tonik aşama) ve ardından kas seğirmeleri, nefes darlığı ve nefes almanın geçici olarak durması ve cilt renginde bir değişiklik görülmesi (klonik aşama) ile devam eden en yaygın olarak bilinen nöbet türü. Nöbetler genellikle birkaç dakika sürer ve ardından zihin karışıklığı ve yorgunluk hissedilir.

Tonik Nöbet : Kişinin kaskatı kesilmesine neden olan ve genellikle sırtta, ayaklarda ve kollarda olmak üzere tüm kasların sertleşmesine yol açan nöbetler. Kısa sürelidir ve herhangi bir uyarı vermeden oluşur.

U

Uyum : Hastanın, antiepileptik ilaçlar almak için doktor talimatlarına bağlı kalmasını ifade eder.

V

Vagal Sinir Stimülatörü (VNS ya da Vagal Stimülatör) : Vagus sinirinin elektriksel stimülasyonu ile nöbetlerin şiddetini azaltmak için tasarlanmış kalp piline benzer bir cihaz. Cihaz, göğsün sol üst kısmına iliştirilir ve elektrotlar, beyne periyodik elektrik sinyalleri göndermek için siniri kuşatır.

Video görüntüleme (video telemetri) : Oluşan nöbetin türünün tanımlanmasını sağlamada kullanılan, simültane video görüntüsünü (TV) ve beyin dalgalarının EEG kayıtlarını (elektrik aktivitesi) içeren bir test.

W

West Sendromu  : Bebeklikte ve erken çocukluk döneminde görülen, infantil spazmlar, anormal ve kaotik beyin dalgası paternleri ve zihinsel yetersizlik ile karakterize bir sendrom türü.

Y

Yalancı nöbet : Bir epileptik nöbeti andıran fakat, genellikle psikolojik veya duygusal bozukluktan kaynaklanan epileptik olmayan bir atak olan nöbet türü.

Yan Etkiler : Bir ilacın istenen terapötik etkisinin yanında görülen istenmeyen sorunlar.

Yanıt Veren Oranları : Nöbet sıklığını ölçmek için kullanılan, tedaviye yanıt veren hastaların oranı. Klinik çalışmalarda bu, nöbet sıklığında başlangıca göre en az %50 azalma olarak tanımlanır.